Emeklilik Forumu
=> Daha kayıt olmadın mı?

EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu BU HERKESE YARARLI FORUMU LÜTFEN FACEBOOK VE BENZERİ SOSYAL PLATFORMLARDA PAYLAŞMAK İÇİN BU BUTONA TIKLAYIN EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu

Emeklilik Forumu - İşsizlikte tarihi rekor kırıldı

Burdasın:
Emeklilik Forumu => BASINDA EMEKLİLİK => İşsizlikte tarihi rekor kırıldı

<-Geri

 1 

Devam->


emeklilikhaber.com
(şimdiye kadar 162 posta)
19.03.2009 10:09 (UTC)[alıntı yap]
İşsizlikte tarihi rekor kırıldı gençlerin yüzde 25`i işsiz


İşsiz sayısı aralık döneminde 838 bin kişi artarak 3 milyon 274 bin kişiye çıktı. İşsizlerin 533 bini bu dönemde işsiz kaldı. İşsizlik oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10.6`dan yüzde 13.6`ya yükseldi. Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 20.6`dan yüzde 25.7`ye çıktı…


Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK), kasım, aralık ve ocak aylarını kapsayan hanehalkı işgücü araştırması 2008 Aralık dönemi sonuçlarını açıkladı. Buna göre, bir önceki yılın aynı dönemine göre, işsiz sayısı 838 bin kişi artarak 2 milyon 436 binden 3 milyon 274 bine çıktı. Mevcut işsizlerin yüzde 16.3`ü (533 bin kişi) bu dönemde işten ayrılanlar oluşturdu.


HER DÖRT GENÇTEN BİRİ İŞSİZ


Bu rakamlarla işsizlik oranı 3 puan birden yükselerek yüzde 10.6`dan yüzde 13.6`ya yükseldi. Tarım dışı işsizlik oranı yüzde 13`ten yüzde 17.3`e, genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 20.6`dan yüzde 25.7`ye çıktı.


Kentte işsizlik oranı yüzde 12.2`den yüzde 15.4`e, kırsalda işsizlik oranı yüzde 8.1`den yüzde 10.7`ye çıktı.


UMUTSUZLAR 2.3 MİLYONA ÇIKTI


`Umutsuzlar` olarak bilinen, iş aramayıp, çalışmaya hazır olanların sayısı 548 bin kişi artarak 2 milyon 298 bine çıktı. Bu grup içinde yer alan, iş bulma ümidi olmayanların sayısı 166 bin kişi artarak 817 bine yükseldi. Umutsuzların 991 bini erkek, 1 milyon 307 bini kadınlardan oluştu.


Aralık döneminde Türkiye`de kurumsal olmayan sivil nüfus bir önceki yılın aynı dönemine göre 759 bin kişilik bir artış ile 70 milyon 5 bin kişiye, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus ise 764 bin kişi artarak 50 milyon 339 bin kişiye ulaştı. Aralık döneminde istihdam edilenlerin sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 293 bin kişi artarak, 20 milyon 736 bin kişiye yükseldi. Bu dönemde tarım sektöründe çalışan sayısı 202 bin kişi, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 91 bin kişi arttı.


İŞSİZLER 1 YILDAN FAZLADIR İŞ ARIYOR


İstihdam edilenlerin yüzde 24.7`si tarım, yüzde 19.7`si sanayi, yüzde 5.4`ü inşaat, yüzde 50.2`si ise hizmetler sektöründe yer aldı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, tarım sektörünün istihdam edilenler içindeki payının 0.7 puan, hizmetler sektörünün payının 0.7 puan arttığı, buna karşılık sanayi sektörünün payının 1.3 puan, inşaat sektörünün payının ise 0.1 puan azaldığı görüldü.


Bu dönemdeki işsizlerin; yüzde 74.2`si erkek nüfus, yüzde 61.3`ü lise altı eğitimli. yüzde 24.3`ü bir yıl ve daha uzun süredir iş arıyor. İşsizler sıklıkla (yüzde 31.6) `eş-dost` vasıtasıyla iş arıyor. Yüzde 88.6`sı (2 milyon 901 bin kişi) daha önce bir işte çalıştı. Daha önce bir işte çalışmış olan işsizlerin yüzde 44.1`i `hizmetler`, yüzde 25`i `sanayi`, yüzde 19.3`ü `inşaat`, yüzde 9.7`si ise `tarım` sektöründe çalıştı. Yüzde 2`si ise 8 yıldan önce işinden ayrıldı.


İşsizlerin yüzde 31.2`sinin çalıştığı işin geçici olduğu belirlendi. Yüzde 19.3`ünü işten çıkarılanlar, yüzde 14.1`ini kendi isteğiyle işten ayrılanlar, yüzde 8.5`ini işyerini kapatan/iflas edenler, yüzde 8.3`ünü ev işleriyle meşgul olanlar, yüzde 7.1`ini öğrenimine devam eden veya yeni mezun olanlar, yüzde 11.5`ini ise diğer nedenlerle işsiz kalanlar oluşturdu.Bu dönemde istihdam edilenlerin; yüzde 73.9`u erkek nüfustan oluştu. Yüzde 59.8`i lise altı eğitimli. Yüzde 59.3`ü ücretli, maaşlı ve yevmiyeli, yüzde 28.3`ü kendi hesabına ve işveren, yüzde 12.4`ü ücretsiz aile işçisi. Yüzde 59.5`i `1-9 kişi arası` çalışanı olan işyerlerinde çalışıyor. Yüzde 3`ünün ek bir işi vardır. Yüzde 4.3`ü mevcut işini değiştirmek veya mevcut işine ek olarak bir iş arıyor. Ücretli olarak çalışanların yüzde 89.4`ü sürekli bir işte çalışıyor. Yaptığı işten ötürü herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların oranı, önceki yılın aynı dönemine göre 0,2 puanlık azalışla yüzde 43.2 olarak gerçekleşti. Bu dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre tarım sektöründe sosyal güvenlikten yoksun çalışanların oranı yüzde 85.4`ten yüzde 85.2`ye, tarım dışı sektörlerde yüzde 30.1`den yüzde 29.4`e düştü.


ERKEKLER DAHA RAHAT İŞ BULUYOR


Aralık döneminde, Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı, geçen yılın aynı dönemine göre 1.5 puanlık artışla yüzde 47.7 olarak gerçekleşti. Erkeklerde işgücüne katılma oranı geçen yılın aynı dönemine göre 1.1 puanlık artışla yüzde 71.3, kadınlarda ise 2 puanlık artışla yüzde 24.6 oldu. Kentsel yerlerde işgücüne katılma oranı 1.6 puanlık artışla yüzde 46, kırsal yerlerde ise 1.7 puanlık artışla yüzde 50.9 seviyesinde gerçekleşti.


İşgücünün eğitim ve yaş dağılımları ise; toplam işgücünün yüzde 17.6`sını 15-24 yaş grubundakiler oluşturdu. Lise altı eğitimlilerde işgücüne katılma oranı yüzde 45.7 iken, yükseköğretim mezunlarında bu oran yüzde 79.3 oldu. Lise altı eğitimlilerde erkeklerin işgücüne katılma oranı yüzde 70 iken, kadınlarda yüzde 20.6. Lise ve dengi okul mezunlarında erkeklerde işgücüne katılma oranı yüzde 74.6 iken, kadınlarda yüzde 33.5. Yükseköğretim mezunlarında erkeklerde işgücüne katılma oranı yüzde 84.4 iken, kadınlarda yüzde 71.9 oldu.


Aralık döneminde işgücü dışında olup, daha önce bir işte çalışanların yüzde 24.5`i `tarım`, yüzde 12`si `sanayi`, yüzde 4.1`i `inşaat`, yüzde 20.2`si ise `hizmetler` sektöründe çalıştı. Yüzde 39.2`si ise 8 yıldan önce işten ayrıldı. Daha önce bir işte çalışıp, sözkonusu dönemde işgücü dışında olanların (11 milyon 790 bin kişi); yüzde 10.7`si emeklilik, yüzde 13`ü mevsim gereği, yüzde 8.9`u sağlık nedeniyle, yüzde 4.9`u eşinin isteği ve evlilik, yüzde 4.4`ü işten çıkartılma/işyerinin kapanması, yüzde 3.4`ü işinden memnun olmama, yüzde 15.5`i diğer nedenlerle en son çalıştıkları işten ayrıldı. Aralık döneminde 1 milyon 124 bin kişi işe yeni başladı veya iş değiştirdi. Bunun toplam istihdam içindeki oranı yüzde 5.4 olarak belirlendi. İşe yeni başlayan veya iş değiştirenlerin yüzde 30.5`i 25-34 yaş grubunda bulunuyor. Bu dönemde işe başlayan veya iş değiştirenlerin yüzde 17.5`i `sanayi`, yüzde 40.2`si `hizmetler`, yüzde 23.4`ü `inşaat` sektöründe, yüzde 18.8`i ise `tarım` sektöründe işe başladı.


***


`Sosyal bir program hayata geçirilmeli`


DİSK`ten yapılan açıklamada, gerçek işsiz sayısının 3 milyon 200 bin kişi olduğu kaydedilerek, sosyal programın acilen hayat geçirilmesi gerektiği belirtti.


DİSK Araştırma Dairesi tarafından yapılan açıklamada, açıklanan işsizlik rakamları sonrasında krizin üzerinin örtülemeyeceği kaydedildi. Yaşanan kriz karşısında Başbakan Tayyip Erdoğan`ın krizi tanıyanları suçlu ilan ettiği belirtilen edilen açıklamada, ` Eğer bir suç varsa bu herhalde kriz gibi veya işsizlik gibi maddi, işçilerin, emekçilerin ve yoksulların bir numaralı sorununu tartışmak olamaz. Tam tersine bunu gizlemek, üzerini örtmek veya tartışılmasını engelleme çabası suç olmalıdır. En önemlisi, bütün uyarılara kulak tıkayarak, işaretlerini aylar öncesinden veren krize karşı bu toplumu çaresiz bırakmak ve krizin bedelini çok ağır işsizlik ile işçilere, emekçilere, kent yoksullarına ödetmektir.` denildi. Açıklamada ayrıca işsizlikteki artışın devam ettiği takdirde çok ağır bir sosyal soruna yol açacağı ifade edildi. Bunların dışında ayrıca şunlar kaydedildi:


`AKP`nin aldığı veya kamuoyuna alınacağını açıkladığı tedbirler, sosyal sorunlara çare olmaktan uzak, geçici ve toplumsal ihtiyaçlardan uzaktır. Toplumun gerçek sorunlarına çare olacak sosyal bir programın acilen hayata geçirilmesi kaçınılmaz hale gelmiştir.`


***


`İşsizliği önleyecek siyaset uygulanmalı`


Hak-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu, ekonomideki yavaşlamanın işsizlik sorununun her geçen gün daha da büyümesine yol açtığını belirterek, `Açıklanan rakamlar, Türkiye`nin birinci gündem maddesinin işsizlik olduğunu bir kez daha göstermiştir. Hızla istihdamı artıracak, işsizliği düşürecek yeni politikalar hayata geçirilmelidir` dedi. Uslu yaptığı açıklamada, ekonomi politikaları ile sosyal politikalar belirlenirken, istihdamın bu politikaların merkezine konulması gerektiğini vurguladı. Uslu, `İşsizlikle mücadele ve istihdam stratejisi noktasında Avrupa Birliği`nin istihdam stratejisi bizim için önemli bir referanstır. Bu kapsamda işsizliğin yakıcı etkilerini azaltma konusunda, AB`nin benimsediği sigorta dallarından biri olan aile yardımı sigortası, mutlaka yeni bir sigorta kolu olarak Türkiye`de de uygulanmalıdır. İşsizlik ve açlık sorununu birbirinden ayırıp işsiz insanları düzenli gelir sistemi ile ekonomiye ve sosyal hayata entegre edip, bu şekilde yeni bir toplumsal dinamizm yaratabiliriz` dedi. İşsizliğin azaltılması için işgücü piyasasına yönelik bazı düzenlemelerin de yapılması gerektiğini dile getiren Uslu, `Esnek çalışma modelleri güvence boyutu dikkate alınarak, istihdamı artıracak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Kanuni çalışma sürelerinde mutlaka bir disiplin ve denetim sağlanmalıdır. ` dedi.


***


İşsizlik felakete dönüştü


Türk-İŞ Yönetim Kurulu, işsiz sayısı arttıkça bu sorunun büyüdüğünü, gelir dağılımı sorunu derinleştiğini, yoksulluğun arttığını, bütün bunların Türk ekonomisi ve sosyal hayatı için büyük tehlike oluşturduğu belirterek, işsizliğin felakete dönüştüğünü kaydetti.


Türk-İş Yönetim Kurulu, Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) tarafından açıklanan hane halkı iş gücü araştırmasının 2008 Aralık dönemi sonuçlarını değerlendirdi. Yapılan açıklamada, resmi rakamlara göre bir önceki yılda 10.6 olan işsizlik oranının Aralık 2008 sonu itibariyle 13.6`ya yükseldiği, işsizliğin 3 milyon 274 bin kişi ile `Cumhuriyet tarihinin` en yüksek rakamına ulaştığı belirtilerek, veriler içinde en dikkat çekici olanın tarım dışı işsizlik oranının yüzde 17`yi aşması olduğu kaydedildi. Bunun, Türkiye`nin ekonomik bakımdan endüstri ve hizmetler sektöründe de hızla küçülmeye başladığının yeni bir ifadesi olduğuna dikkat çekilen açıklamada, IMF programı çerçevesinde uygulanan sosyal ve ekonomik politikaların açık bir şekilde Türkiye`ye zarar verdiği vurgulandı.


***


Vatan haini kim?


SES İzmir Şubesi Erdoğan`a seslenerek `Halkın sağlığını tehdit edenler, krize yol açanlar ve önlem almayanlar vatan haini mi?` sorusunu yöneltti…


Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası(SES) İzmir Şubesi, Başbakan Tayyip Erdoğan`ın ülkenin `krizde` olduğunu söyleyenlere ilişkin `vatan hainliği` suçlamasına sert bir açıklamayla yanıt verdi. SES, Başbakan`a `Halkın sağlığını tehdit edenler, krize yol açanlar ve önlem almayanlar vatan haini mi?` sorusunu yöneltti.


14 Mart Tıp Haftası nedeniyle öldürülen ve kaybedilen sağlık emetçileri için İzmir Körfezi`ne karanfiller atan sağlık emekçileri daha sonra bir açıklama yaptı. SES İzmir Şube Başkanı Ergun Demir`Ülkemizin bugün en önde gelen halk sağlığı sorunu işsizliktir, yoksulluktur, açlıktır. İşsizlik, yoksulluk, açlık giderek artan ama önlem alınmayan bir halde halk sağlığı sorunu olarak toplumu tehdit etmesine rağmen, hükümet yetkilileri, `psikolojiktir`, `sanaldır`, `hamdolsun teğet geçecek` deyip ekonominin gerçek durumunu açıklayanlara vatan hainidir demektedir` diye konuştu.


SES, Başbakan`a `İnsanların geçimini sağlayabilmek için kendi böbreklerini saltığa çıkardığını ve bunun halk sağlığını tehdit ettiğini söyleyenler mi vatan haini, yoksa yıllardır uyguladıkları politikaların sonucu krize yol açanlar ve bütün bunlara önlem almayanlar mı vatan haini` diye sordu.


2009-03-17 Birgün


Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 1013
Bütün postalar: 1167
Bütün kullanıcılar: 86
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
Bugün 345 ziyaretçi (551 klik) izlenimi aldık. Copyright © 2009 www.emeklilikhaber.com
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol